Yuvarlak Masa Bilardo

Yuvarlak Masa Bilardo, Yuvarlak Masa Bilardo Oyna, Yuvarlak Masa Bilardo Oyunları

Bir kere açık hâlini, bir de kapalı hâlini çekeceksin. Tekrar ve tekrar... Diziğimin ton balığı için makyajcı bile vardı. Soyunma odaları arasında mekik dokuttu kavanoza. Sanki manken de Dizi Haberleri. Dünya, cehennemin dibini boylayacak. Bizi de kendiyle birlikte sürükleyecek. Çok özür dilerim. Savaşa mı gidiyorsun dayı? Kendi işine bak lan sen. Günaydın Son Haberlere Göre. Nerede o? Baba! Bu pasaporttan nefret ediyorum. Neden Yuvarlak Masa Bilardo'da doğduğumu sorduklarında utanıyorum. "Kazara olmuş" diyorum. Kazara olmuş. Aziz dostum Zoran, gelmiş geçmiş en iyi tekerlekli sandalye sürücüsüydü. Ondan âlâsı yoktu. Bugün, babasını açık caddedeki kavşakta dışarı çıkardı. Babası hep, "Oğlum, hadi yarışalım." derdi. "Bakalım tepedeki kalleşlerden biri beni vurabilecek mi." Zoran muhteşem bir pandomimciydi ve vurulduğunda bir sanatçı gibi düşmüştü yere. U'ya, Yuvarlak Masa Bilardo 'e ve Kafka'ya hayrandı. Huzur içinde yat aziz dostum. Artık gerçek çiçek satılmıyor. Markale'deki çiçekçi de kâğıttan çiçek yapmaya başlamış. Hayatın ışığına bak. Teşekkürler. Yemek yememek kötüydü, ama sigara içmemek, bir suçtu! Nasıl hatırladın? Çok teşekkürler. Teşekkürler Son Haberlere Göre. Gelin buraya! Gelin! Hadi. Bizi takip ettiğini biliyordum. Orada olduğunu biliyordum. O gece seviştik ve tekrar seviştik. Onu seviyor musun? Nasıl sevmem? Ya beni? Yemek çok güzeldi, sağ ol. Ben gidiyorum. Nereye? Üniversiteye. Üniversite falan kalmadı Jovan. Biliyorum. Yapabileceğim bir şey var mı diye bakacağım. Afiyet olsun size. Aska'yla konuşmam lâzım. Babanı ara, gönderebildiği kadar para göndermesini söyle. Seninle konuşuyorum ben! Seninle konuşuyorum! Ne sanıyorsun sen kendini? Ne zannediyorsun lan sen kendini? İşte gelmiş! Hazreti İsa gelmiş! Hazreti İsa gelmiş! Nereye gidiyorsun? Nereye götürüyorsun onu? Neden bana da yemek getirmiyorsun? Yorgunum, açım! Piç herif! Aşkım! Aşkım! Bu mu senin aşk anlayışın? Aşkım! Bebeği sana vereceğim. Tabii önce keskin nişancının teki vurmazsa. Mezarlıklarla çevrilmiş bu güzel şehir sence nasıl bir yer Pietro? Satranç tahtası olan meydan çok güzel. Satranç tahtası olan meydan acınası durumda olan gaziler için. Piazzo Navona çok daha güzel. Evet, Yuvarlak Masa Bilardo... Şanslı bir çocuksun. İtalyan'sın. Gidelim hadi. Şanslısın Pietro. İki kişi daha mı bekliyorsunuz? Eve gitmek istiyorum anne, Roma'ya. Haydi Yuvarlak Masa Bilardo! Şu topu atsana. Kap onu. Ayağa kalk. Hadi. Faul yok, kalk ayağa. Faul yok, kalk ayağa. Kalk lan ayağa. Karı mısın lan sen? Kes şunu! Canını yakıyorsun. Oğlumun canını yakıyorsun. İdeal bir İtalyan annesi işte. Ne istiyorsun sen? Bebek geliyor. Nefes al ve ver. Nefes al ve ver. Sigara... Bu bebek, buram buram nikotin ve Saraybosna kokacak. Derin nefes al, derin nefes al, derin nefes al, derin nefes al, Doğum sertifikası. Bu günlerde, kimse evrakları kontrol etme zahmetine girmiyor. Sen onun annesisin Son Haberlere Göre. Yürüyün, yürüyün, hadi! Kocam! Onun pasaportu yok. Ne? Ne? Hanımefendi... Yüzbaşı, Roma'yı gezmek ister misiniz diye soruyor. Size sandviç getirdim, bir de içecek bir şeyler. Teşekkürler. Buyurun. Onu alayım ben. Korkmayın, sıkı tutarım. Sıkı tutarım. Tecrübeliyim. Çok güzel bir bebek.